“Atavatan Türkmenistan” Yayın Ekibi olarak Amul-Hazar 2018 vesilesiyle hazırladığımız yazı dizimizi yayınlamaya başlıyoruz. Yazı dizimizde Siz değerli okurlarımıza ilk olarak tarihi ipek yolu güzergahındaki kalelerden birkaçı hakkında kısa bilgiler paylaşacağız.
Amul
Amuderya nehrinin sol kıyısında 12 kilometre güneybatısında yer alan Amul ortaçağdaki 200 hektar alanı kapsayan dev bir tarihi kale olmuştur. O dönemin meşhur kenti Parisin yüzölçümü de o kadar büyüklükte. Arkeoloji uzmanlarına göre, 2 bin sene önce kurulup, Amuderya nehrinin üzerinden köprü olması bu kentin gelişmesine katkı sağlamıştır.
Hojaidat
Amul kalesinin güney kısmında yer alan Hojaidat kalesi ile ilgili birçok rivayetler mevcut. Bu rivayetlere göre, Hojaidat kalesinin ismi Arapların bu bölgeyi işgal etmesinden sonra ortaya çıkmıştır. Rivayetlerden Truva atı ve Alibaba ve kırk haramiler masalların benzerlikleri olmuştur.
Dayahatın
Amul kalesinin kuzeyinde yer alan Dayahatın olarak bilinen kent ilk kervansaraylardan birisidir. 9.yüzyıla ait bu kervansaray Tahiriler hükümdarı Tâhir bin el-Hüseyn tarafından inşa edildiği tarihçiler tarafından belirtilmiştir. Bu mola yeri sadece develer ile ticaret yapan tacirler değil, aynı zamanda nehir yoluyla ticaret yapan tacirlerin de dinlendiği mekan olmuştur.
Sultankale
Soltankale Selçuklu sultanları Melikşah ve Alparslan tarafından 11.yüzyılın ikinci yarısında veya 12.yüzyılın başlarında inşa edilmiştir. Bu da Sultanların inşa ettirdiği kale olduğundan Sultankale olarak anılmasına imkan sağlamıştır. Yan duvarları 2.2 kilometreye kadar uzayan kalenin yüksekliği 8-9 metreye ulaşmıştır. Duvarların temeli 4.5 metre kalınlığında çamurdan yapılmıştır.
Gavurkale
Milattan önceki 3.yüzyılda Selevkit Hükümdarı Antioh Sofer tarafından kurdurulan kalenin duvarları 6 metre kalınlığında, yan duvarlarının uzunluğu 1,5 kilometre uzamıştır. Geçmişte putperest kalesi veya gavur kale olarak anılan bu kale halihazırda Gavurkale olarak adlandırılmaktadır. 400 ha. yüzölçümüne sahip olan bu kalenin inşasında eski Yunan kültürünün izleri görülür. Kalenin dört tarafında kapısı bulunmaktadır.
Erk kale
Merv'deki en eski kale Erk Kale'dir. Bu kale Ahmenitler Devri'nde kurulmuş olup, bu devir hükümdarlarına saray hizmetini vermiştir. Padişah Kir Merv vadisinde 12 hektar alanda yeni kent Erk kaleni inşa etmiştir. O dönemin yönetim ve ticari merkezi olmuştur. Korama amaçlı inşa edilen yüksek duvarlar örülmüştür. Kalede köşkler, ibadet yerleri, evler ve asker odaları yer almıştır.
Büyük ve küçük kız kalesi
Rivayete göre, Büyük ve küçük kız kale eski dönemlerde kız kale ve yiğit kale olarak anılmıştır. Büyük kız kale Merv vadisindeki en büyük köşktür. Onun güney ve doğu kısmı diğer taraflarına göre güzel korunmuştur. İç tarafından köşkün oda yerleri ve üst katlarının olduğu görünmektedir. Küçük kız kale diğer kaleye yakın yerleşmektedir. İki katlı bina bazı kısımları günümüze kadar korunmuştur.
Serahs kalesi
Serahs Büyük İpek Yolu’nun güzergâhındaki Nişapur ile Merv arasında Tecen nehrinin üst kısmında yer almış bölgenin merkez şehri olmuştur. Arapların gelmesiyle Orta Asya’nın yerlileri eğitim aldıktan sonra Serahs’ın önemi daha da artmıştır. O dönemde Serahs 120 hektar alanda 12 metre yüksekliğinde 340×560 metre uzunluğunda çok nüfuslu kent olmuştur. Ancak Moğol istilacılar Serashı bozguna uğrayarak, nüfusunu yok etmişti. Kale o dönemde zarar görmüştür.
Bizi Sosyal Medyadan Takip Edin!
Resmi Facebook Hesabımız için :
https://www.facebook.com/AtavatanTurkmenistanJournal/
Line İD : @atavatanjournal
Resmi Twitter Hesabımız için
https://twitter.com/AtavatanJournal
Resmi Linkedin Hesabımız için :
https://www.linkedin.com/in/atavatan-turkmenistan-journal-91a056134/
IMO Hesabı : +993 65 80 24 70