Sunduğu eşsiz sanat, gastronomi ve alışveriş deneyimleriyle dünyanın önde gelen seyahat merkezlerinden olan İstanbul; öğretici aktiviteleri ve kültür-sanat-tarih bilinci oluşturan müzeleriyle çocukların da mutlaka deneyimlemesi gereken şehirlerin başında geliyor. İstanbul’un müzeleri 23 Nisan Türkiye’nin Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı için de hazırlanıyor. Dünyada çocuklara adanmış tek bayram olan 23 Nisan Ulusal Çocuk Bayramı, İstanbul’un farklı konseptteki bu müzelerini çocuklarınızla keşfetmeniz için keyifli bir vesile olacak.
Uçaklar, Otomobiller ve Daha Fazlası: Rahmi M. Koç Müzesi
1994 yılında ziyarete açılan Rahmi M. Koç Müzesi, İstanbul’daki en farklı ve ilgi çekici müzeler arasında yer alıyor. Haliç kıyısındaki Hasköy’de bulunan müze, Türkiye’nin ulaşım, sanayi ve iletişim tarihine adanmış tek büyük müzesi. Müze, koleksiyonundaki klasik otomobiller, ilk tramvaylar, tekneler, eski uçaklar, buharlı vapur ve penny-farthing (ilk bisiklet türleri) gibi araçlarla geçmişe unutulmaz bir yolculuk vadediyor. Müze, bilimsel buluş ve aletlere ayrılan bölümleriyle ziyaretçilerin ufkunu genişletiyor. Atatürk’e ait kişisel eşyaların sergilendiği koleksiyon da ziyaretçiler tarafından büyük ilgi görüyor. Müzede çocuklar için de ayrıca çeşitli etkinlikler ve atölyeler düzenleniyor. Böylece çocuklar eğlenip öğrenirken; ebeveynler de müze bünyesinde buluna deniz kıyısına nazır kafe ve restoranların tadını çıkarabiliyor.
Çocukluğunuza Yolculuk: Oyuncak Müzesi
Anadolu yakasının en popüler semti Kadıköy’deki tarihi bir köşkte yer alan İstanbul Oyuncak Müzesi, küçük-büyük herkesi oyuncakların renkli dünyasına davet ediyor. Şair/yazar Sunay Akın’ın 20 yılda 40’ı aşkın ülkedeki antikacılardan ve açık arttırmalardan satın aldığı oyuncakların sergilendiği müze, ebeveyn ve çocukların birlikte vakit geçirebilecekleri harika bir mekân. 1700’lerden günümüze oyuncak tarihinin en gözde örneklerinden oluşan koleksiyonuyla müze, dünya tarihini daha eğlenceli ve akılda kalıcı bir yöntem ile öğrenme imkânı sunuyor. Müze ayrıca dünyada çocuk ve oyuncak müzeleri birliği kurulması konusuna öncülük ederek İstanbul’a ‘oyuncak müzelerinin başkenti’ unvanını da kazandırmış. Her yaştan çocuğa ve yetişkine hitap eden müzede, farklı dönemlere ait oyuncakları çocuğunuzla birlikte keşfedebilirsiniz.
Zamanın Durduğu Yer: Miniatürk
İstanbul seyahatinde çocukların ilgisini çekebilecek bir diğer müze ise tarih boyunca Anadolu’da hüküm sürmüş medeniyetlerden günümüze kalan mimari mirası bir araya getiren Miniatürk. ‘Büyük Ülkenin Küçük Bir Modeli’ sloganıyla 2003’te ziyarete açılan Miniatürk, Türkiye’nin en önemli eserlerinin gerçeği ile bire bir aynı olan maketlerinin sergilendiği eşsiz bir minyatür parkı. Kervansaraylardan külliyelere; camilerden kilise ve sinagoglara, antik yapılardan saraylara kadar 137 mimari eserin 1/25 oranında küçültülmüş minyatür modellerine yer verilen müze, adeta Türkiye’nin vitrini konumunda. Miniatürk ziyaretinizde çocuklarınızın Türkiye’yi keşfetmesini sağlayabilirsiniz.
Yanılmasalar Dünyası: İllüzyon Müzesi
Sihir ve illüzyon, çocukların en çok sevdiği konseptlerin başında yer alıyor. Beyoğlu’nda Narmanlı Han’daki İstanbul İllüzyon Müzesi de çocukları illüzyonların şaşırtıcı ve eğlenceli dünyasına çağırıyor. Müzede yer alan optik illüzyonlar, hologramlar, tepetaklak olmanızı sağlayan oda dizaynları ve illüzyon tünelleri 7’den 70’e her yaştan ziyaretçiye ilginç deneyimler yaşatıyor. İstanbul İllüzyon Müzesi, illüzyonlarla çocuklara interaktif ve eğlenceli bir yolculuk imkânı sunarken; algı numaralarıyla da hayal güçlerinin gelişmesine katkı sağlıyor. Çocuklarınızla keyifli vakit geçirmenizi sağlayacak müzede Sonsuzluk Odası, Vortex Tüneli ve Tepetaklak Oda’yı deneyimlemeyi ve tabii ki bol bol fotoğraf çektirmeyi unutmayın!