Her yıl milyonlarca ziyaretçi çeken Türkiye’nin güzel kıyı şehirleri, daha yavaş, sakin ve rahatlatıcı tatiller için farklı rotalar da sunuyor. Türkiye’nin Yavaş Şehirleri’nde (Cittaslow), zaman uzuyor, gelenekler yaşanıyor ve manzaralar ziyaretçilerini büyülüyor. Sabahları zengin Türk kahvaltıları servis ediliyor; akşamlar Ege’den taze deniz ürünleri, yöresel zeytinyağlı yemekler ve enfes Türk şaraplarıyla başlıyor. Tekne turları, sörf, antik yerleri keşfetme… Bunların hepsi ve daha fazlası sizi bekliyor!
İzmir’de Huzurlu Tatil Rotaları: Seferihisar ve Foça
Çeşme’den Alaçatı’ya, Urla’dan Kuş Adası’na, harika tatil bölgeleri ve antik hazineleriyle İzmir, aynı zamanda sakin bir tatil için tercih edilebilecek duraklarıyla da övgüyü hak eden bir şehir. Bu duraklardan ilki ise 2009 yılında Cittaslow ağına dahil edilen ve Türkiye’nin İlk Sakin Şehri olan Seferihisar. Ege Denizi kıyısında bir balık, üzüm ve zeytin diyarı olan Seferihisar, yerel değerlerini ve de geleneksel, sürdürülebilir kıyı yerleşimi karakterini hep korumayı başarmış. Örneğin Seferihisar’da sokak lambaları güneş enerjisiyle çalışıyor, yerli halk yerel tohum yetiştiriyor, pazarlarda yerel ürünler satılıyor ve hatta ürünlerin satıldığı yerlerde naylon poşet yerine file torba kullanılıyor. İyon Birliği’nin önemli kentlerinden olan Teos Antik Kenti, ilçenin en eski tarihi kalıntılarından biriyken; ilçe Sığacık Mahallesi’yle de ünlü. Burada her Pazar günü Sığacık Kalesi’nin içinde kurulan ve ev yapımı, taze ve doğal ürünler bulabileceğiniz lokal pazara mutlaka uğramalısınız. Mandalinanın da başkenti olan Seferihisar’da, bu meyvenin sezonu her yıl Kasım ayında Mandalina Şenliği ile başlıyor.
İzmir’in bir diğer huzur durağı olan Foça da tarih, doğa ve denizin benzersiz harmanını yaşatan huzurlu bir yerleşim. Foça, burada yaşayan fok balıklarından adını alan Phokaia Antik Kenti’nin bulunduğu alana kurulmuş. Nesli kritik derecede tehlikede olan Akdeniz foku, hala Foça’da yaşamaya ve üremeye devam ediyor. Bugün Eski Foça, Yeni Foça, Bağarası ve Ilıpınar gibi yerleşimlerden oluşan beldenin Mavi Bayraklı Plajları’nda yüzmenin yanı sıra kano ve yelken gibi aktiviteler de yapabilirsiniz. Eski Foça isimli tarihi bölge ise sahil boyunca sıralanan meyhaneleri, şirin kedileri, kahvaltı için sıcacık simitleri erkenden fırından çıkaran fırınıyla, sakinlik arayanların mutlaka ziyaret etmesi gereken yerlerden. Bu tarihi balıkçı kasabası, aynı zamanda zeytin tarımı ve ismini verdiği Foça Karası üzümü yetiştiriciliğiyle de oldukça ünlü. Buraya gelip de dumanı hala tüten çıtır çıtır bir simitle ya da börekle güne başlamamak ve ilerleyen saatlerde lezzetli midye dolmaları bol limonla yememek ve geceye de bir meyhanede, Foça karası üzümünden yapılan bir şarapla devam etmemek olmaz.
Muğla’da Doğanın Kalbinde: Aykaya
Akdeniz ve Ege’nin kesiştiği güzeller güzeli Muğla, Bodrum, Fethiye, Marmaris ve Datça ve Akyaka gibi dünyanın tanınmış tatil beldelerine ev sahipliği yapıyor. Çam ormanlarıyla çevrili ve Gökova Körfezi’ne bakan Sakin Şehir Akyaka, İdyma adlı antik bir Karya yerleşiminin bulunduğu yere inşa edilmiş ve o dönemden kalan taş mezarlar da hala kasabaya giden yolda görülebiliyor. Oyma ahşap evleriyle de bilinen küçük balıkçı kasabası Akyaka, güneş, kum ve denizle tamamlanan yavaş, huzurlu bir havaya sahip. Rüzgar sörfü, uçurtma sörfü ve deniz kayağı bölgede yapılabilecek aktivitelerden sadece birkaçı. Akyaka’ya gitmişken Azmak Nehri’ni de görmemek olmaz. Büyük bir yeraltı nehri olan Azmak, burada yüzeye çıkıyor ve deniz suyuyla birleşiyor. Bu da sıcak ve soğuk suyun birbirine karıştığı, oldukça ilginç bir yüzme deneyimi sunuyor.
Turkish Riviera’da Sakinliğin Başkenti: Finike
Mavi Bayraklı plajları, dalış noktaları ve lüks tatil köyleriyle her daim övgüyü hak eden Antalya, aynı zamanda Finike gibi büyüleyici bir Sakin Şehir’e de ev sahipliği yapıyor. Tarihi boyunca pek çok medeniyete ev sahipliği yapmış olan Finike’nin MÖ 5. yüzyılda Phoinikos adıyla Fenikeliler tarafında kurulduğu düşünülüyor. Bugün ise ilçenin geçmişinde tarihi bir yolculuğa çıkmak isteyenlerin uğrayabileceği Limyra ve Arykanda olmak üzere iki antik kent mevcut. Burası portakal bahçeleri, tertemiz plajları ve turkuaz koylarıyla gürültünden uzak, insana huzur veren, şirin bir ilçe. Mesela yemyeşil ağaçların gölgesinde berrak sulara dalabileceğiniz Andrea Doria Koyu, Antalya’nın en güzel koylarından biri. Koyda Akdeniz foklarına ve Caretta caretta’lara da rastlamanız olası. İlçede aynı zamanda Gökbük Kanyonu’nda trekking yapabilir ve Suluin Mağarası’ndaki etkileyici sarkıt, dikit ve traverten havuzlarını keşfedebilirsiniz. Portakal bahçeleriyle de meşhur olan Finike, bölge portakallarından yapılan meyve suyu, reçel ve marmelat gibi ürünleriyle aynı zamanda başlı başına bir gastronomi rotası.