Türkiye Cumhuriyeti Aşkabat Büyükelçisi Toğan Oral Zafer Bayramı nedeniyle kutlama mesajı yayınlandı. Büyükelçi Oral mesajında Türk ve Türkmen halkları arasında bin yıllık köklü tarihe sahip olan ve “Bir Millet İki Devlet” şiarına dayanan kardeşlik ilişkilerinin siyasi, ticari, ekonomik, eğitim, kültürel ve sosyal alanlarda Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan ve Türkmenistan Devlet Başkanı Sayın Gurbangulu Berdimuhamedov’un liderliklerinde gelişmeye devam edeceğini bir kez daha vurgulamak isterim denmektedir. Orta Asya’dan gelen ataları 1071 Malazgirt Zaferiyle Anadolu’ya yerleşen Türk milleti, Başkomutanlık Meydan Muharebesi’nde alınan zaferle Anadolu’yu ebedi Türk vatanı olarak mühürlemiştir diyen Büyükelçi Oral, bu anlamda 30 Ağustos Zaferini, Türk milletinin ulusal bağımsızlığının yalnızca en şanlı zaferlerinden biri olmakla kalmayıp, aynı zamanda 29 Ekim 1923’te kurulan bağımsız, egemen, laik ve demokratik Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşunu hazırlayan en önemli merhalelerden biri olduğunu ifade etmektedir.
“Atavatan Türkmenistan” uluslararası dergisinin www.atavatan-turkmenistan.com sitesi olarak Türk halkının Zafer Bayramını kutluyoruz ve Büyükelçilik tarafından bize gönderilen kutlama mesajının tamamını yayınlıyoruz.
Değerli vatandaşlarımız,
Sevgili Türkmen kardeşlerimiz,
Bugün Türk tarihinin en şanlı dönüm noktalarından biri olan 30 Ağustos Zaferinin 98. yıl dönümünü büyük bir kıvançla kutluyoruz.
19 Mayıs 1919’da Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün Samsun’a çıkışıyla başlayan İstiklal Savaşımızın önemli dönüm noktalarından biri, Türk Silahlı Kuvvetleri tarafından 26 Ağustos 1922’de başlatılan “Büyük Taarruz “dur. Büyük Türk Hükümdarı Sultan Alparslan’ın 26 Ağustos 1071 yılındaki Malazgirt Zaferi’yle aynı tarihte başlayan Büyük Taarruz, Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ün yönettiği “Başkomutanlık Meydan Muharebesinde alınan mutlak galibiyet ile 30 Ağustos 1922 tarihinde taçlandırılmıştır.
Orta Asya’dan gelen ataları 1071 Malazgirt Zaferiyle Anadolu’ya yerleşen Türk milleti, Başkomutanlık Meydan Muharebesi’nde alınan zaferle Anadolu’yu ebedi Türk vatanı olarak mühürlemiştir.
Bu anlamda 30 Ağustos Zaferi, Türk milletinin ulusal bağımsızlığının yalnızca en şanlı zaferlerinden biri olmakla kalmayıp, aynı zamanda 29 Ekim 1923’te kurulan bağımsız, egemen, laik ve demokratik Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşunu hazırlayan en önemli merhalelerden biridir.
Kurtuluş Savaşımızın Başkumandanı ulu Önder Atatürk’ün kendi sözlerinden ifade etmek gerekirse:
“30 Ağustos muharebesi tarihimizin en mühim dönüm noktasını teşkil eder. Milli tarihimiz büyük ve parlak zaferlerle doludur. Fakat Türk milletinin burada kazandığı zafer kadar kesin neticeli ve yalnız bizim tarihimize değil, bütün dünya tarihine yeni yön vermekte kesin tesirli böyle bir meydan muharebesi hatırlamıyorum. Hiç şüphe edilmemeli ki yeni Türk Devletinin, genç Türk Cumhuriyeti’nin temeli burada sağlamlaştırıldı. Bu sahada akan Türk kanı ve bu semadaki şehit ruhları, Devlet ve Cumhuriyetimizin ebedi muhafızlarıdır”.
Türkiye Cumhuriyeti, Türk milletinin, Atatürk’ün önderliğinde verdiği emsalsiz mücadelenin, onurlu duruşunun, vatan sevgisinin ve bağımsız yaşama iradesinin ortaya çıkardığı eserdir.
13 milyonluk bir halk tarafından imkânsızlıklar içinde kurulan Türkiye Cumhuriyeti, bugün bölgesinde ve ötesinde önemli bir güce dönüşmüş, 81 milyona ulaşan genç ve eğitimli nüfusu, rekabetçi işgücü, dinamik özel sektörü, gelişmiş yüksek teknolojili altyapısıyla büyük kalkınma atılımlarını başarıyla hayata geçirmiş, Dünyanın en büyük ekonomilerinden biri haline gelmiştir.
Türkiye Cumhuriyeti, artan imkân ve kabiliyetleri çerçevesinde, gerek yakın çevresinde gerek uluslararası düzeyde güvenlik, istikrar ve refahın sağlanması amacıyla, dış politikasını “Girişimci ve İnsani” bir yaklaşımla yürütmektedir.
Türkiye Cumhuriyeti, çatışmalar, iç karışıklıklar ve terörizm kaynaklı yeni küresel tehditlerle dolu kırılgan bir coğrafyada karşı karşıya bulunduğu tehditleri bertaraf etmedeki kararlılığını ispatlamıştır. Türkiye terörizmin bütün biçimleriyle dost ve müttefiklerimizle birlikte mücadele etmekte; gerek DEAŞ, PKK, PYD veya FETÖ olsun, tüm şer odaklarına karşı kararlı bir şekilde göğüs germektedir.
Diğer taraftan, son yıllarda Türk savunma sanayii önemli atılımlara sahne olmuştur. Yabancı kaynaklara bağımlılık azaltılmış, ülkemizde geliştirilen, tasarlanan ve üretilen yerli üretim askeri teçhizat artırılarak savunma sanayiinde yerlilik oranı %70’e kadar çıkarılmıştır. Türk savunma sanayii ihracatının tutarı, geçtiğimiz yıllara oranla ciddi şekilde artış göstererek 2019 yılında 3 milyar ABD Dolarının üzerine çıkmıştır. Ülkemiz savunma sanayisinin tamamıyla bağımsız hale getirilmesine yönelik politikalarını sürdürmekte kararlıdır.
30 Ağustos Zaferinin 98. yıl dönümü vesilesiyle, başta İstiklal Savaşımızın önderi ve Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları olmak üzere, bu ebedi muhafızları, tüm kahramanlarımızı, aziz şehitlerimizi sevgi, saygı, minnet ve rahmetle anıyoruz.
Üstün bir vazife anlayışıyla Irak’tan Suriye’ye, Akdeniz’den Libya’ya kadar tüm bölgelerde vatanımızın savunmasına hizmet eden, Atatürk’ün “Yurtta Barış, Cihanda Barış” ilkesi doğrultusunda dünya çapında da bölgesel ve küresel barışın tesisine katkıda bulunan Türk Silahlı Kuvvetlerimizin kahraman mensuplarıyla birlikte, 30 Ağustos Zafer Bayramımızı bir kez daha kutluyorum.
Bu önemli gün vesilesiyle, Türk ve Türkmen halkları arasında bin yıllık köklü tarihe sahip olan ve “Bir Millet İki Devlet” şiarına dayanan kardeşlik ilişkilerinin siyasi, ticari, ekonomik, eğitim, kültürel ve sosyal alanlarda Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan ve Türkmenistan Devlet Başkanı Sayın Gurbangulu Berdimuhamedov’un liderliklerinde gelişmeye devam edeceğini bir kez daha vurgulamak isterim.
Saygılarımla.
Togan Oral
Türkiye Cumhuriyeti Aşkabat Büyükelçisi